Margarita

Meksika -ve hatta dünya- kültürünün bence en nadide kokteylidir. İnsanın içini yakarken serinleten, hem ekşi hem tatlı, süper bir yaz içkisi…
Ana bileşenini tekila olarak biliriz. Tekila, yalnızca Meksika’da yetişen ve “agave” olarak bilinen bir kaktüs çeşidinin özünden yapılır. Aslında agave’den yapılan bu içkilerin genel adı “mezcal” olup, aynı yalnızca Fransa’nın Cognac bölgesinde üretilen brandy’ye Cognac denmesi gibi, yalnızca Meksika’nın Tequila bölgesinde üretilen mezcal çeşidine tekila deniyor. İçinde kurtçuk olan türü ise ayrı bir makale konusu olabilir.
Diğer bileşeni ise “Triple sec” denilen portakal likörü çeşididir. En makbul ve muteber marka ise “Cointreau”dur ki başka triple sec ile yapılanın margarita olmadığını iddia eder bazı fanatik hayranları. Yine de bulunamaması durumunda “Grand Marnier” ile ikame edilebilir.
Üçüncü ve son bileşen ise limondur. “Lime” denen ve ülkemizde misket limonu olarak tanınan limon çeşidi ile yapılanına doyum olmaz ki zaten Meksika’da yetişen – hemen hemen – tek limon çeşididir. Ülkemizde yalnızca Ege bölgesinde rastlayabildim, Ankara’da bazı manavlarda fahiş fiyatlarla satılıyor. Bunun tam tersi Meksika’da geçerli; bizim sarı limonlar çok aranıyor ve pahalı satılıyor.
Bugüne kadar yüzlerce değişik tarife rastlamış olmama ve 10-15 kadar değişik çeşidi denememe rağmen, benim damak zevkime en çok uyanın tarifini aşağıda vermek istiyorum:
1.5 ölçü tekila
0.5 ölçü cointreau
1.0 ölçü limon suyu
smoothie blender’a konur, üzerine -oldukça- bol buz eklenir ve 2-3 dk kadar çalıştırılır.
Margaritalar şarap gibi bence; insan kendi damak zevkine en uygun olan karışımı zamanla buluyor. Ayrıca içine meyve ve/veya meyve suları eklenerek yüzlerce değişik margarita yapmak da mümkün. San Francisco’da adş “Las Margaritas” olan restoranda – yanlış hatırlamıyorsam- 1001 çeşit margarita yapıyorlardı. En güzel yanı da pitcher’da yani sürahide servis edilmesi…